Milletimizin istikbal ve istiklalini karartmaya yönelik habis düşünceler besleyen şer odaklarına karşı yürütülen takdire şayan mücadelenin ardından ilan edilen cumhuriyet, bu topraklarda yaşayan her ferdin ortak paydasıdır. Aziz milletimiz, elde ettiği bu kazanımını 1923’ten bu zamana kadar korumayı bilmiştir. Hiç şüphesiz olan şudur ki üstün feraset sahibi olan millet, ebediyete dek bu kazanımını koruyacaktır.

Cumhuriyetin bütün vatandaşları kanun önünde eşit sayması, vatandaşlar arasında hiçbir fark gözetmemesi, vatandaşların temel hak ve hürriyetlerini devlet teminatı altına alması; millî birlik ve beraberliğimiz açısından da birleştirici, pekiştirici olmuştur.

Şu unutulmamalıdır ki Milli Mücadele’nin başından beri amaçlanan ulusal egemenliğin sağlanması istikametinde en mühim adımlardan biri cumhuriyetin ilanı ile atılmıştır. Bu önemli ve köklü adım, ülkemizin her yerinde kabullenilmiş ve bu adıma millet tarafından olur verilmiştir.

İstiklal Mücadelesi’nde şehit olmuş, gazilik unvanı elde etmiş her şahıs, bize cumhuriyeti miras bırakmıştır. Cumhur, kendisine bırakılan mirasın kıymetini bilerek 93 yıl boyunca bu şuurla yoğrulmuştur. Bu zaman dilimi içinde milletimiz, kendi bekası için mirasına azami önem vererek sahip çıkmıştır. 15 Temmuz’da hainlere karşı tek yürek olan milletimiz, mirasına sahip çıktığını bütün dünyaya göstermiştir. 2016 Temmuz’undaki birlik ruhu, millete ceddinden bırakılan mirası kabullenişinin tezahürüdür.

Cumhuriyetin mimarı olan başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yeni devletin kurulma sürecinde canını, malını feda eden herkesi bugün bir kez daha şükranla yâd ederek milletimizin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyorum.